Site icon Başlangıç Noktası

Kırılımlar

World Economic Forum, yaklaşık bir ay önce son 30 yılda karşımıza çıkan en önemli kırılımların (disruption) bir derlemesini yayınladı.

WEF başlangıcını “www”nin ortaya çıkışı olarak 1993 yılı olarak almış. GPT’nin devreye girdiği 2022 yılına kadar toplam 11 kırılımı sıralamış. Bunların arasından Covid’i çıkarırsak, geriye kalan bütün kırılımların altında teknoloji yatıyor.

Bir de bunların yanısıra burada yer almayan fakat kendi alanlarında bir o kadar etkili diğer inovatif buluşları da eklemek gerekir. Örneğin, bioteknoloji alanında CRISPR teknolojisinin genlerin üzerinde doğrudan değişiklik yapma imkanını sağlaması, veya İHA’ların savaşlarda oynadığı rol, kendi alanlarında büyük değişiklilere neden olan farklı yenilikler. Aslında bu listeyi gittikçe uzatabiliriz.

30 yıl dünyanın aşağı yukarı yaş ortalaması. Diğer bir deyişle dünyanın yarısı bütün bu kırılımların başlamasından sonra doğdu. Bütün bu buluşların aslında birbirini de tetiklediğini düşünecek olursak, önümüzdeki 30 yıl bizi daha da büyük değişimlerin beklediğini öngörmek zor olmasa gerek. Hele GPT modellerinin ortaya çıkmasından sonra gündeme getirilen spekülasyonlar zaten olasılıklar hakkında bir fikir veriyor.

Irak Savaşı dönemindeki ABD Savunma Bakanı Wolfowitz değişimler konusunda, “bilmediğimizi BİLDİĞİMİZ“ ve “bilmediğimizi BİLMEDİĞİMİZ“ durumlar konusunda ilginç bir ayırım yapmıştı. Kırılımların özünde gündeme getirilmesindeki en önemli sebebin bu olduğunu düşünüyorum.

İnternet’le birlikte alışılmadık hızlı bir değişim sürecine girdik. Matbaanın bulunuşu, buhar makinesinin kullanılmaya başlaması, elektriğin ortaya çıkışı, kendi içinde bulunan sistemleri altüst etti. Buhar makinesi hayatımıza endüstri çağını getirdi. Elektrik’le birlikte gelişmiş ülkelerde birkaç yıl içinde ortalama yaşam süresi 20 yıl kadar uzadı. Ama her dönem kendince toplumlara bedeller ödetti. Matbaa ile birlikte Protestanlığın yayılması, Avrupa nüfusunun %30‘unun yok olmasına neden oldu. 19. ve 20. yy savaşlar sonucunda imparatorlukların çökmesine neden oldu.

Her kurum kendi paradigması içinde oluşuyor. Her kırılım, bir kontrol mekanizmasının etrafından dolanıyor. Bireylere beklenmedik seçenekler yaratıyor, özgürlük alanlarını artırıyor, olumlu ve olumsuz taraflarıyla demokratizasyonu artırıyor. Sosyal medya bireyin sesinin çıkmasına neden oldu ama aynı zamanda da bilgi kirliliğini yarattı.

Ulus devlet kavramını 18.yy’ın sonunda, Fransız Devrimi‘nden sonra görmeye başladık. Buhar makinesinin, devrimin ve üretim sistemlerinin birbiriyle karmaşık ilişkisinden sonra 1800’lü yıllar bambaşka bir ekosistemin kapısını açtı ve Endüstri döneminin yasal ve toplumsal kurumlarıyla birlikte yaşamaya başladık.

İnternetle birlikte ise coğrafi sınırların bulanıklığı toplumsal olarak aklımızı karıştırdı. ChatGPT duyurulduğu andan itibaren dünyanın her köşesinden 100 milyon kullanıcıya ulaşması 2 aydan daha kısa bir süre aldı. İnternetle GPT arasında geçen 30 yıllık süreçte yaşanan kırılımların artan frekansı, sayesinde gelişmelerin birbirlerinin sırtına daha rahat binmeleri nedeniyle oldu. Gelişim frekansının gittikçe artmaya devam edeceğini varsayarsak hikayelerimizi daha küresel olarak yazmamızda yarar var.

Exit mobile version