Site icon Başlangıç Noktası

Zoom Yorgunluğunun Çözümü Yapay Dünyalarda Çalışmak Mı?

 

Nedir? Covid-19’un uzaktan çalışmayı tetiklemesiyle beraber pek çok çalışanda hem “Zoom yorgunluğu” doğdu hem de kurumlar bu dönemi en verimli şekilde nasıl atlatacaklarını sorguladı. Artırılmış gerçeklik ve yapay dünyalar, tam da bu noktada yardıma koşmuş durumda.

Zoom yorgunluğu:

Stanford Üniversitesi’nde Profesör ve ünlü Virtual Human Interaction Lab’ın Direktörü Jeremy Bailenson, yakın zamanda büyük ilgi toplayan bir yazı yazdı: Neden Zoom Toplantıları Bizi Bitirebilir? (Why Zoom Meetings Can Exhaust Us). Bu yazıda, uzaktan çalışırken kendimizi genelde psikolojik olarak yorgun hissetmemizin bazı sebeplerini açıkladı. Online görüşmelerde tek gördüğümüz şey karşımızda kare kare bize direkt bakan insan yüzleri. Ofis ortamında bir insanla sadece yüzüne odaklı şekilde göz göze geldiğimiz durumlar normalde bizim gerçekten samimiyet istediğimiz anlar. Ama saatlerce yüz yüze kalmak insanlarda olumsuz bir duygu yaratıyor, çünkü beynimiz evrimsel olarak biri bize dik dik baktığında ‘savaş veya kaç’ mesajını veriyor. Örneğin, Stanford’da ekrandaki yüzlere uzun süre maruz kalmanın insanlarda irkilme etkisine yol açtığını gösteren deneyler yapılmış. İşte tam da bu yüzden, verimliliğimiz artmış olsa da gün sonunda bitkin hissedebiliyoruz.

Peki yapay dünyalarda çalışsaydık bu sorun bir nebze çözülür müydü?

Nedir bu artırılmış gerçeklik ve yapay dünya?

Kapsayan gerçeklik (“immersive reality”) kavramı, özetle fiziksel beden bu dünyadayken zihnin farklı bir dünyaya bağlanmasını anlatır. Hem fiziksel hem psikolojik boyutları vardır. Fiziksel boyutta bedenimizi dahi yapay dünyada hissederken, psikolojik boyutta zihnen yapay dünyayla ilgilenmeyi kastederiz. Sanal gerçeklik (Virtual Reality – VR), ve Artırılmış Gerçeklik (Augmented Reality – VR) veya diğer adıyla Karışık Gerçeklik (Mixed Reality – MR)’nin farkı bu noktada açığa çıkar. Sanal gerçeklik hem bedensel hem psikolojik olarak tam bir yapay dünya yaratırken, artırılmış gerçeklik bir yandan gerçek dünyayı algılamaya devam ettiğimiz bir deneyimdir. Örneğin bir avatarımızın olmasını ve iki boyutlu bir bilgisayar ekranında diğer insanların avatarlarıyla etkileşmeyi artırılmış gerçeklik olarak düşünebiliriz.

İşin bu teknik ayrımı aslında bu yazı için çok kritik değil, önemli olan uygulamalar.

Yapay dünyada çalışmak:

Şirketler, yapay dünyalarını sanal gerçeklik (örneğin bir kafa takımı ile 3 boyutlu çalışmak) veya artırılmış gerçeklik (örneğin sadece bilgisayar ekranından bir avatar ile 2 boyutlu çalışmak) olarak geliştirebiliyor. Yapay dünyada çalışmanın, Zoom gibi ortamlardan temel iki farkı şunlar:

 

Dünyadan iyi uygulamalar:

 

Gelecekten beklentiler:

Singularity Üniversitesi’nden Aaron Frank’a göre, nasıl bugün her kurumun bir websitesi olmasını bir gereklilik olarak görüyorsak, ileride de kendilerine ait yapay dünyalarının olması aynı şekilde bir gereklilik olacak. Bunun tabii ki sınır tanımadan uzaktan çalışmaya ve verimliliğe büyük etkisi olacaktır. Ancak insan psikolojisinde yol açacağı etkiler halen araştırılmakta.

 

Kaynak:

Exit mobile version